“Bu Yol Emanetle Başladı, Adaletle Sürecek”
Aziz milletim, kıymetli kardeşlerim, gönüldaşlarım;
Bugün karşınıza sadece bir siyasi parti kurmanın heyecanıyla değil, çok daha derin, çok daha ağır bir sorumluluğun bilinciyle çıkıyorum.
Çünkü bu kürsüye yalnızca bir lider sıfatıyla değil, bir evladın babasına olan vefa borcuyla, bir halkın mazlumlarına duyduğu derin sorumlulukla ve bu milletin bağrında hâlâ yanan vicdan ateşiyle geldim.
Rahmetli babam, Emin Üstün, bu topraklarda sessiz ama derin bir iz bıraktı.
O, kimsenin adını bilmediği bir mücahitti.
Yıllar önce, milyonların faizle ezildiği, borç batağında hayalleri sönmüş bir ülkede, “Bu böyle gitmez” dedi.
Küçük bir ofiste büyük bir inançla yola çıktı. İnsanlara faizsiz ev sahibi olma imkânı sunarak, yıllardır gerçekleşmeyen vaatleri fiilen gerçekleştirdi.
Ne reklamla büyüdü ne gösterişle yürüdü.
O, “Birinin yapması gerekiyordu, ben yaptım” diyecek kadar sade,
“Kimse zarar görmesin” diyecek kadar hassastı.
İşte biz bugün bu kürsüde onun mirasını sadece anlatmakla kalmıyoruz.
Onun taşıdığı emaneti bir adım ileri taşımaya, o mirası siyasetin diliyle büyütmeye geldik.
Çünkü biz şuna inanıyoruz:
Eğer bir sistem insanı eziyorsa, o sistem ya değişmelidir ya da terk edilmelidir.
EminParti’nin temeli sadece bir siyasi görüş değil; bir dua, bir niyet, bir hizmet ahlakıdır.
Biz bu partiyi koltuk sevdalıları için değil, emanet taşıyıcıları için kurduk.
Bu hareketin üç ana direği vardır:
- Adalet: Herkese hakkını vermek, kimseye zulmetmemek. Kul hakkına riayet etmeyen bir iktidarın, ahirette de, halk nezdinde de yeri yoktur.
- Eminlik: Yani güvenilir olmak. Tıpkı babamızın adı gibi… Emanete sadık kalmak. Halk bize bir kere güvenirse, biz o güveni ömür boyu taşıyacağız.
- Dayanışma: Biz bir masa etrafında toplanan elitlerin değil, aynı sofraya oturan halkın partisiyiz. Kimseyi dışlamadan, kimseyi ötekileştirmeden, herkes için iyilik üreten bir siyaseti savunuyoruz.
Bugün burada bir partinin doğumunu ilan etmiyoruz sadece.
Bugün burada bir vicdan hareketinin, bir ahlaki dirilişin, bir toplumsal seferberliğin ilk adımını atıyoruz.
Birileri yıllarca söz verdi.
Ev dediler, araba dediler, iş dediler, adalet dediler…
Ama bu sözlerin çoğu sadece kürsülerde kaldı.
Babam bir söz vermedi, bir sistem kurdu.
O sistem bugün binlerce ailenin duasında yaşıyor.
Şimdi biz o duayı, bu milletin geleceğine taşıyoruz.
Ey halkım;
Eğer siz de siyasetin artık temizlenmesini istiyorsanız…
Eğer siz de “birileri artık gerçekten bizim için çalışsın” diyorsanız…
Eğer siz de “çocuklarım borçsuz bir hayat yaşasın” diye dua ediyorsanız…
İşte bu hareket sizin hareketinizdir.
Biz bu yola, alkış için değil; adalet için çıktık.
Sosyal medyada parlamak için değil; halkın yarasını sarmak için yola çıktık.
Gösterişli kürsülerde boy göstermek için değil; sizin sofranıza oturmak için geldik.
Bu yol zordur, ama doğrudur.
Bu yol dikenlidir, ama bereketlidir.
Bu yol babamızın bize emanetidir, ama artık sizin de geleceğinizdir.
Son olarak…
Babam hayatta olsaydı, büyük ihtimalle bu partiye aday bile olmazdı.
Ama biz onun adına, onun adına yemin etmiş gibi çalışacağız.
O hep şöyle derdi:
“Bir işin ucunda insan varsa, o iş önemlidir.”
İşte bu sözle çıktık yola.
İnsan için, halk için, adalet için…
Allah niyetimizi hayır eylesin, sonumuzu hayır eylesin.
Bu milletin duaları, bu hareketin arkasında olduğu sürece;
biz yalnız değiliz, biz emanetin sahibiyiz.
Emin olun: Bu parti farklı olacak.
Emin olun: Bu parti temiz kalacak.
Emin olun: Bu parti sözünü tutacak.
Çünkü bu parti EMİN’dir.
Çünkü bu hareket, sizin vicdanınızdır.