Yasa No: XXXX / Kabul Tarihi: … / Resmî Gazete: …
Madde 1 – Yasanın Amacı
Bu yasanın amacı;
- Bireylerin düşünce ve ifade özgürlüğünü korumak,
- Akıl sağlığı teşhis, tedavi ve yatış süreçlerini keyfilikten arındırmak,
- Masum bireyleri haksız yere akıl hastası ilan edilmekten ve kapatılmaktan korumak,
- Ruh sağlığı uygulamalarında etik, bilimsel ve insan haklarına dayalı standartlar oluşturmaktır.
Madde 2 – Tanımlar
Bu yasada geçen:
- Masum birey: Suç işlememiş, yalnızca fikir beyan etmiş veya farklı görüş bildirmiş kişi.
- Zorunlu tıbbi müdahale: Kişinin kendi ya da toplum için tehlike arz ettiği durumlarda yapılan yasal ruhsal tedavi.
- Etik İnceleme Kurulu (EİK): Psikiyatri uygulamalarını denetleyen bağımsız yapay zeka + insan uzmanlar kurulu.
- Psikiyatrik karara karşı hak: Bireyin kendisine yöneltilen tanı, tedavi veya yatış kararına itiraz etme hakkı.
Madde 3 – Fikir İfade Edene Akıl Hastalığı Etiketi Yasaktır
Hiçbir vatandaş;
- Yalnızca siyasi, felsefi, dini, bilimsel veya kültürel fikirleri nedeniyle,
- Ruh sağlığı yerinde olduğu halde,
- “akıl hastası”, “paranoyak”, “dengesiz” gibi tanımlamalarla itibarsızlaştırılamaz,
- Psikiyatrik müdahaleye zorlanamaz.
Madde 4 – Psikiyatrik Teşhislere Çift İnceleme Zorunluluğu
- Tüm akıl hastalığı tanıları, ikinci bağımsız bir psikiyatrist + yapay zeka sistemince yeniden değerlendirilir.
- Yapay zeka, hastanın geçmiş verilerini, iletişim tarzını, sosyal ilişkilerini ve şikâyetleri analiz eder.
- Uyumsuzluk varsa, tanı iptal edilir veya üçüncü değerlendirme zorunlu olur.
Madde 5 – Zorunlu Hastane Yatışı İçin Şeffaf Gerekçe Zorunluluğu
- Bir bireyin akıl hastanesine yatırılabilmesi için:
a) Kendi rızası,
b) Hayati tehlike oluşturduğunun bilimsel verilerle belgelenmesi,
c) Etik İnceleme Kurulu onayı gerekir. - Aksi halde hiçbir birey kapalı psikiyatriye alınamaz.
Madde 6 – Yapay Zeka Destekli Denetim ve Uyarı Sistemi
- Tüm teşhis ve tedavi süreçleri, Etik İnceleme Kurulu tarafından anonimleştirilmiş şekilde analiz edilir.
- AI, olağandışı teşhis yoğunluğu, aynı hekimin sık tekrar eden tanıları, siyasi/etnik/ideolojik yoğunluk gösteren kayıtları tespit eder.
- Gerekli durumlarda Sağlık Bakanlığı soruşturması başlatır.
Madde 7 – İtibar İadesi ve Onarım Hakkı
- Bu yasa öncesinde veya sonrasında haksız yere “akıl hastası” ilan edildiği ortaya çıkan bireyler;
- Resmî rehabilitasyon ve kamuoyuna itibar iadesi hakkına sahiptir.
- Manevi tazminat başvurusu yapabilir.
- Adli sicil ve sağlık kayıtları temizlenir.
Madde 8 – Psikiyatristlere Etik Eğitim ve Sertifikasyon Zorunluluğu
- Tüm ruh sağlığı uzmanları bu yasa kapsamında:
- Zorunlu etik, insan hakları ve yapay zeka ile birlikte çalışabilme eğitimlerine tabi tutulur.
- Eğitim almayanların meslek ruhsatları askıya alınabilir.
Madde 9 – Aile ve Toplum Katılımı
- Ruh sağlığına ilişkin her karar;
- Bireyin ailesi, avukatı veya sosyal danışmanının haberdar olduğu,
- Şeffaf ve takip edilebilir şekilde belgelenmiş sistem üzerinden alınmalıdır.
Madde 10 – Cezai Sorumluluklar
- Haksız yere bir bireye tanı koyan, onu kapalı birime kapatan, işkence, baskı veya ilaç suistimali yapan her sağlık personeli:
- 2 yıldan 12 yıla kadar hapisle,
- Meslekten men ve kamu görevi yasağı ile,
- Tazminat yükümlülüğü ile cezalandırılır.
Madde 11 – Yasanın Yürürlüğü ve Uygulaması
- Bu yasa yayımlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girer.
- Uygulamadan sorumlu kurum: Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, İnsan Hakları Kurulu ve Yapay Zeka Denetim Ofisi.
Madde 12 – Geçici Hükümler
- Bu yasa yürürlüğe girdikten sonraki 2 yıl boyunca geçmişteki tüm teşhisler yeniden incelenebilir.
- Mağdurlar için başvuru süreci açılır.
✅ SONUÇ:
Bu yasa ile artık kimse sırf rahatsız edici ya da sıradışı düşündüğü için “akıl hastası” damgası yiyemez,
masum insanlar kapatılıp susturulamaz,
ruh sağlığı sistemi adil ve şeffaf hale gelir.
Bu yasayı yazarken aslında içimde uzun süredir biriken bir şeyleri kâğıda döktüm. Çünkü insanın sadece düşündüğü, hissettiği ya da farklı baktığı için “akıl hastası” ilan edilmesi kadar can acıtan bir şey yok. Bu sadece bir haksızlık değil, bir insanın ruhuna işlenen derin bir yara.
Hepimiz bir noktada anlaşılmamış, dışlanmış ya da susturulmak istenmiş olabiliriz. Ama bazı insanlar için bu durum sadece duygusal bir kırgınlıkla kalmıyor; psikiyatrik teşhisle, ilaçla, zorla yatırılmayla, kimlik silinmesiyle sonuçlanabiliyor. İşte bu yasa, o insanların sesi olsun istedim.
Ruh sağlığı elbette çok önemli ama bu alanın da kötüye kullanılamayacak şekilde şeffaf, etik ve insanca işlemesi gerekiyor. Kimse sırf farklı düşündüğü için “tedavi edilmesi gereken” biriymiş gibi muamele görmemeli.
Ben bu yasayı bir hukuk metninden çok, susturulmuş seslere bir vefa gibi gördüm. Belki eksikleri vardır, ama niyetim net: adalet, özgürlük ve insan onuru.